25 Mayıs 2020 Pazartesi

[Okumalar, kitap hakkında] İçindeki Devi Uyandır

 Bu yazım ve sonrasında artık bu bloğumda teknik yazılar yazmayı bırakıyorum, bundan sonraki yazılarım da okuduğum kitaplar hakkında bir kaç şey  yazıp karaladığım yazılar olacaktır. Teknik yazılarıma yine imkan buldukça medium hesabım üzerinden paylaşacağım. Normalde ziyaretçi alan veya paylaştığım bir blog değil yine de yolunuz bir şekilde gelirse bu hesabı sadece okuduklarımı unutmamak  çıkardığım anlamları aktarıp ve tekrar dönüp bakmak için kullanıyorum.

Medium Hesabım: https://medium.com/@ynnahmet

İçindeki Devi Uyandır - Anthony Robbins


 Bu kitabı okumam uzun bir zamana yayıldı bazı günler 10 sayfa bazı günler 50 sayfa bazı günler hiç okuyamadım. Kitabı kısaca şöyle özetleyebilirim:  kişisel gelişim için diyebilirim ama daha ötesinde olduğuna inanıyorum ki kitabın yazarı da sürekli bunu vurgulayarak size bu inancı daha fazla aşılıyor ki ilk dakikadan kendine ve yaptığı işe inancının çok yüksek olmasıyla sizi yakalıyor diyebilirim. Hayatı gerçekten çok iyi analiz etmiş bir usta diyebilirim.

 Peki nasıl? Burada araya girip bir kaç şey yazacağım. Geçmiş zamanlarda yaşayan  bir demir ustasını ele alalım. Yapmak isteği bir kılıç bunu nasıl yapabilir öncelikle hangi ham madde lazım, bunu bulması gerekli değil mi? Demiri bulduk peki bunu hangi sıcaklıkta eriteceğiz, hangi kaba dökeceğiz ve içine başka metallerden hangilerini ne oranda ekleyip dövmeye başlayacağız bunların hepsini deneyip yanılıp sonrasında bir çıkarımda bulunacaktır. Belki bir çok kez yanılacaktır belki elini yakacaktır yada bir kaza geçirecektir ama usta olmak kolay değil! Kısaca başından bir çok olay geçecektir ki bu olaylar geçerken zamanda akıyor olacaktır eğer akan her zaman aynıysa usta olması imkansız yani siz her seferinde geçirdiğiniz 1 ay boyunca aynı şeyleri tekrarlıyorsanız ve bağlı olduğunuz iş kolunda 1 sene geçirseniz bile 1 senelik tecrübeniz olmaz 1 aylık 12 kere tekrarlanmış tecrübeniz olur. Usta olmanızda; yanıldığınız şeyleri kabul etmek, yaptığınız hataları düzeltmek, yaptığınız doğru işleri  bulunduğu noktada bırakmayıp daha üst seviye taşıma noktasında sarf ettiğiniz emeklerin toplamıdır.


 Kitap'tan çıkardığım ana anlamlardan biri hayatı yaşarken kullandığımız kelimeler ve cümleler bu kelimelere ve cümlelere karşı çok güzel örnekleri var mesela bir işe veya herhangi bir bir eyleme başlayacaksınız, başlamadan önce sarf ettiğiniz sözler neredeyse sizin davranışlarınızı belirliyor şöyle ki: Sabah 8'de kalkacağım ama kalksam da olur kalkmasam da olur veya sabah 8'de kalkacağım net ve ne yapmak istediğiniz bilir şekilde bunu kendinize söylediniz. Şimdi iki cümleyi de  hemen hemen hepimiz kullanmışızdır ve hangisinde nasıl sonuçlar aldığımızı biliyoruz. :)  Hayatınızı geçirdiğiniz bir dönemde kendinizi kötü hissedebilirsiniz veya dibe batmış peki bu ruh halini kabullenip her gün kendinize bunu tekrar ederseniz ne olur? Her gün kendinizi kötü hissetmeye devam ederseniz. Bunu kesinlikle denemenizi tavsiye ederim, böyle bir dönemde biri size nasılsın diye sorduğunda kelimeleri cümleleri yer değiştirin kötüsünüz evet bunu biliyoruz ama böyle söylemek zorunda değilsiniz veya daha da kendinizi aşağı çekmek durumda değilsiniz, nasılsın veya nasıl gidiyor cevabını birde şöyle deneyin bugün çok daha enerjik ve iyiyim söylerken de buna inanın ve aynı şekilde bu durumu hiç bozmadan devam edin etmekte zorlandığınız noktada kendiniz kandırmayı deneyin ve iyiyim demeye devam edin muhtemelen bir süre sonra bu kelimeler yaşayış ve davranış biçiminizi istemsizce değiştirecektir. Belki fark etmediniz ama bunu demeye başladığınız andan itibaren bir kıpırdanma yada farklılık olduğunu beyniniz algılayacaktır sonra mı? Eski ruh halinize göre biraz daha yukarıda olduğunuzu fark edeceksiniz kelimeleri biraz daha değiştirsem acaba nasıl sonuçlar alırım demeye başlayacaksınız derken değişimin gerçekleştiğini sizde beyninizde kabul etmek zorunda kalacaktır.

 Olaylara bakış açınız ve yüklediğiniz anlamlar, sizin ruh halinize veya hissetiklerinize yön vermedeki en büyük etkenlerden biridir. Burada kendi hayatımdan örnek vermeyi düşünüyordum fakat bunu es geçip kitap'ta aklıma en çok takılan bir hikayeyi yazacağım ve bakış açısının nasıl farklar yarattığını çok net bir şekilde göreceksiniz. Sizde hayatınızdaki noktalarda bakış açısını veya odak noktanızı kırıp farklı yönlere çevirmeye çalışın ki özünüz'deki değişikliği fark edin.
     
                                           ***

TIRTILDAN KELEBEĞE BAŞKALAŞIM

 Günün birinde, oğlum Joshua altı yedi yaşlarındayken, eve ağlayarak döndü. Arkadaşlarında biri bahçedeki oyuncakların birinden düşmüş ve ölmüştü. Onunla birlikte oturdum, "Tatlım," dedim. "Neler hissettiğini biliyorum. Onu çok özlüyorsun. Bunları hissetmenin nedeni, senin tırtıl olman." "Ne?" diye sordu. Paternini birazcık kırmıştım. "Tırtıl gibi düşünüyorsun," dedim. Ne demek istediğimi sordu.

 "Bir nokta gelir, tırtılların çoğu kendilerini ölmüş diye düşünürler," dedim. "Hayatın sonu geldi sanırlar. Ne zaman olur bu?" Cevap verdi. "Anladım. O şey çevrelerini sarmaya başladığı zaman." "Evet," dedim. "Çok geçmeden tırtılın çevresini koza sarar. Ne olur, biliyor musun? O anda kozayı açsan, tırtılı orada bulamazsın. Vıcık vıcık bir şey bulursun içeride. Çoğu kimse, tırtılın kendisi de dahil, ölmekte olduğunu sanır. Oysa aslında değişimi başlamıştır. Anlıyor musun? Bir şeyken başka şey olmaktadır. Çok geçmeden ne olur?" Oğlum hemen, "Kelebek," diye cevap verdi.

 "Topraktaki diğer minik tırtıllar, bu tırtılın kelebek olduğunu görebilir mi? diye sordum. "Hayır," dedi. "Peki, kozadan çıkınca ne yapar?" Joshua hemen, "Uçar," diye karşılık verdi. "Evet," dedim. "Güneşe çıkıp kanatlarını kurutur, uçmaya başlar. Tırtılkenki halinden daha bile güzel olmuştur. Artık daha mı çok özgürdür, yoksa daha mı az?" "Daha çok özgürdür," dedi oğlum. "Sence daha mı çok eğlenecek?" "Evet... ayaklarının sayısı daha az olduğu için daha  da az yorulacak." "Tabii öyle," dedim. "Artık ayağa ihtiyacı da yok, çünkü kanatları var. Bence senin arkadaşının da artık kanatları var."

 "Bak, kimin ne zaman kelebek olacağına karar vermek bize düşmez: Biz  bunu yanlış bir şey sayıyoruz, ama Tanrı her şeyin zamanını bilir. Şimdi mevsim kış. Sen yaz olmasını istiyorsun. Ama Tanrı'nın planı başka. Bazen Tanrı'nın kimi ne zaman kelebek yapacağını bildiğine inanmak zorundayız. Biz tırtılken, kelebeklerin varlığına bile inanmayız, çünkü onlar bizden çok yukarıda. Ama belki de onların orada olduğunu hatırlamamız gerekir. " Joshua gülümsedi, beni kucakladı. "Herhalde çok güzel kelebek olmuştur," dedi.

 Metaforlar her şeye verdiğiniz anlamı değiştirebilir, neyi acıya, neyi zevke bağladığınızı değiştirebilir, hayatınızı etkinleştirir, dilinizi değiştirir. Onları dikkatli seçin, akıllıca seçin, sizin de, sevdiklerinizin de hayat tecrübesini derinleştirecek ve zenginleştirecek biçimde seçin. Bir metafor dedektifi olun. Birinin sınırlayıcı bir metafor kullandığını duyduğunuz anda, paternini kırın, ona bir yeni metafor sunun. Bunu başkalarına da, kendinize de yapın.

                                                ***

 Burada paterni kırma kısmına takılabilirsiniz veya benim çıkardığım anlama göre  düşünce akışını kırma. Burada kendi çalıştığım alandan örnek vereceğim, yazılım mühendisi olarak çalışmaktayım ve bilgisayar mühendisliği mezunuyum. Mesleğe başlarken bir çok noktada fark etmeden kendi düşünce akışımı kırmış bulunmuşum örneğin bir projeye veya okul hayatım için ödeve başlarken aşırı derece zor bu olmaz veya bunu nasıl yapacağız kimse öğretmedi gibi kavramları çok sık kullanıyordum ki bu alana ilk adımı atmış her kişi için bu geçerlidir ve bunu dediğim derslerden hep kaldım yada projelerde hep zorlandım. Peki sonra ne oldu inanmadığım sürece hiç bir şey değişmeyecekti,  dedim ya fark etmeden parternimi kırmışım tam bu noktada ben bu alanda en iyisi nasıl olabilirim, bu ödevi nasıl yapabilirim yada nasıl daha iyi yapabilirim diye sormaya başladım sanırım kırılma tam bu noktada oldu. Sonrasın bir şekilde istediğim kaynaklara ulaşmaya ve gelişimimin hızlanmaya başladığını fark ettim küçük bir örnek olarak verebilirim bu kısmı, bu paterni kırma olayını hayat boyu yapmak önemli bazı noktalarda düşüşe geçebiliyorsunuz veya yorulabiliyor yada mesleki olarak sıkılmaya başlayabiliyorsunuz sanırım burada devreye başka etmenleri sokmak gerekiyor örneğin para yada mevki vs. bunları kendinize göre şekillendirebilirsiniz. :)  

 Son olarak bir şeyi yapmak istiyorsanız, tereddütte kalmayın. Gerçekleştirmek istediğiniz hedefler için kesin eylemlerinizi belirleyin mesela kilo vermek istiyorsanız "kilo vermek istiyorum spor yapacağım," dediniz ve geçtiniz. Peki sonra ne olacak belki yapacaksınız belki yapmayacaksınız çok muallakta bir durum. Cümleyi şöyle değiştirsek peki? "Şuan 90 kiloyum biraz daha fit olmak için 10 kilo vermem lazım ve 10 kilo verebilmek için şekeri, pilavı, gereksiz abur cuburu ve dengesiz beslenmeyi bırakmalıyım. Hafta 3 gün akşam 18.00 - 20.00 arasında aktif spor yapacağım ve pazar sabahları koşuya veya yürüyüşe başlayacağım. 6 ay sonunda istediğim duruma geleceğim".  Ne kadar net ve yaptığını bilen bir kişilik oluşmuş oldu kitabın da aktarmak istediği gibi ne yapmak istediğiniz konusunda net olun, detaylarına kadar inin, düşünün planlayın, sonucu ilerleyin  ve bırakın gerisini size zaman göstersin.

 İlk yazım olduğu ve kitabı okuyalı biraz zaman geçtiği için aklımda kaldığınca bir şeyler aktarmaya çalıştım. İyi okumalar... 








2 Mayıs 2020 Cumartesi